açıklığa kavuşturmak

"açıklığa kavuşturmak" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 29 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
General
1	Genel	açıklığa kavuşturmak	clear up f.
There are matters which need clearing up in the agricultural sector, for example. Örneğin tarım sektöründe açıklığa kavuşturulması gereken konular var. More Sentences
2	Genel	açıklığa kavuşturmak	clarify f.
They proposed a meeting to clarify the issue. Konuyu açıklığa kavuşturmak için bir toplantı önerdiler. More Sentences
3	Genel	açıklığa kavuşturmak	clear f.
I would also, however, like to make one thing clear to Mrs Stauner. Bununla birlikte, Bayan Stauner'e bir hususu açıklığa kavuşturmak isterim. More Sentences
Colloquial
4	Konuşma Dili	açıklığa kavuşturmak	make clear f.
However, one thing must be made clear, clearer perhaps than what we have heard here. Bununla birlikte, bir şey açıklığa kavuşturulmalıdır, belki de burada duyduklarımızdan daha açık bir şekilde. More Sentences
Idioms
5	Deyim	açıklığa kavuşturmak	make it clear f.
I want to make it clear, to put our position on the record clearly and unambiguously. Bunu açıklığa kavuşturmak, duruşumuzu açık ve net bir şekilde ortaya koymak istiyorum. More Sentences
General
6	Genel	açıklığa kavuşturmak	throw light on (a matter) f.
7	Genel	açıklığa kavuşturmak	shed light on (a matter) f.
8	Genel	açıklığa kavuşturmak	crystalize f.
9	Genel	açıklığa kavuşturmak	sort out f.
10	Genel	açıklığa kavuşturmak	elucidate f.
11	Genel	açıklığa kavuşturmak	illuminate f.
12	Genel	açıklığa kavuşturmak	enlighten f.
13	Genel	açıklığa kavuşturmak	crystalise f.
14	Genel	açıklığa kavuşturmak	crystallise f.
15	Genel	açıklığa kavuşturmak	straighten out f.
16	Genel	açıklığa kavuşturmak	crystallize f.
17	Genel	açıklığa kavuşturmak	make plain f.
18	Genel	açıklığa kavuşturmak	eclaircise f.
19	Genel	açıklığa kavuşturmak	uncloud f.
20	Genel	açıklığa kavuşturmak	demystify f.
Phrasals
21	Öbek Fiiller	açıklığa kavuşturmak	tease out f.
22	Öbek Fiiller	açıklığa kavuşturmak	lay out f.
23	Öbek Fiiller	açıklığa kavuşturmak	get over f.
Idioms
24	Deyim	açıklığa kavuşturmak	crack the code f.
25	Deyim	açıklığa kavuşturmak	shed light on f.
26	Deyim	açıklığa kavuşturmak	bring home f.
27	Deyim	açıklığa kavuşturmak	cast/shed/throw light on f.
28	Deyim	açıklığa kavuşturmak	lay at rest f.
Archaic
29	Eski Kullanım	açıklığa kavuşturmak	soyle f.

"açıklığa kavuşturmak" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 21 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
General
1	Genel	konuyu açıklığa kavuşturmak	clarify the subject f.
At this stage, it is difficult for me to clarify the subject of these recommendations. Bu aşamada bu tavsiyelerin konusunu açıklığa kavuşturmak benim için zor. More Sentences
2	Genel	durumu açıklığa kavuşturmak	clarify the situation f.
On 17 July, the Committee on Budgets clarified the situation regarding management. 17 Temmuz'da Bütçe Komitesi yönetimle ilgili durumu açıklığa kavuşturdu. More Sentences
3	Genel	konuyu açıklığa kavuşturmak	clear up the matter f.
4	Genel	konuyu açıklığa kavuşturmak	clear up the subject f.
5	Genel	konuyu açıklığa kavuşturmak	clarify the matter f.
6	Genel	olanları açıklığa kavuşturmak	lay things out straight f.
Phrasals
7	Öbek Fiiller	bir konuyu açıklığa kavuşturmak	light up f.
Phrases
8	İfadeler	açıklığa kavuşturmak için söylüyorum	just to be clear expr.
Idioms
9	Deyim	bir şeyi birine açıklığa kavuşturmak	make something clear to someone f.
10	Deyim	(bir şeyi/konuyu) bir nebze açıklığa kavuşturmak	throw a little light on (something) f.
11	Deyim	(bir şeyi/konuyu) büyük ölçüde açıklığa kavuşturmak	throw a lot of light on (something) f.
12	Deyim	bir konuyu açıklığa kavuşturmak/açığa çıkarmak	break silence f.
13	Deyim	bir konuyu açıklığa kavuşturmak/açığa çıkarmak	break the silence f.
14	Deyim	(bir şeyi) açıklığa kavuşturmak	cast (some) light on (something) f.
15	Deyim	bir şeyi açıklığa kavuşturmak	cast/shed/throw (new) light on something f.
16	Deyim	(bir şeyi) açıklığa kavuşturmak	cast (some) light upon (something) f.
17	Deyim	bir konuyu açıklığa kavuşturmak	cast/shed/throw light on something f.
18	Deyim	(bir şeyi biri için) açıklığa kavuşturmak	make (something) clear (to one) f.
19	Deyim	-e açıklığa kavuşturmak	make clear to f.
20	Deyim	(bir şeyi) açıklığa kavuşturmak	put (something) in perspective f.
21	Deyim	(bir şeyi) açıklığa kavuşturmak	put (something) into perspective f.